Kuzey İtalya’nın Alplerle çevrili güzel manzarasında, Po Nehri’nin asil komşusu Torino’dayız! Torino; ülkenin en büyük ekonomi kentlerinden biri, Piyemonte bölgesinin de başkenti. Şehir; Rönesans, Barok ve Neo-Klasik stilde çok sayıda mimariye ev sahipliği yapıyor ve ülkenin dingin kentlerinden biri olarak öne çıkıyor.
Torino’nun derin kültürü, sayısız galeri, müze, tiyatro ve opera binası ile günümüze taşınırken, şehir de bu özelliklerinin bütünlediği aristokrat karakteri ile diğer İtalyan şehirlerinden bir parça ayrılıyor. Fiat, Alfa Romeo, Lancia gibi otomotiv markalarının kurulduğu ve üretildiği yer olan Torino, bu özelliği ile ‘İtalya’nın Otomobil Başkenti’ olarak da anılıyor. Çok sevdiğimiz bu şehirde, Torino’da Gezilecek Yerler‘i paylaştığımız Torino Gezi Rehberi‘mize hoş geldiniz!
Torino’da Gezilecek Yerler
1. Mole Antonelliana Sinagogu:
Faklı stillere sahip birçok mimari tarzın görülebileceği Torino’nun en önemli turistik noktalarından biri Neo-Klasik tarzdaki Mole Antonelliana Sinagogu. Yapımı 1888 yılında biten sinagog, 167.5 metre yüksekliğinde ve şehrin simgesi; ancak bu amaçla kullanılmıyor.
2. Ulusal Sinema Müzesi:
Şehirde mutlaka görülmesi yerler arasında bulunan Ulusal Sinema Müzesi de Mole Antonelliana Sinagogu’nun içinde yer alıyor. Kostümden dekora, film örneklerinden enstalasyonlara kadar geniş bir sinema arşivine sahip olan müzenin terasına çıkarak şehri izleyebilirsiniz. Müze Pazartesi günleri kapalı, diğer günler akşam 8’e kadar açık. Cuma akşamları da 11’e kadar ziyaretçileri ağırladığından, burayı akşam turuna bırakmak en mantıklısı. Giriş 10 Euro.
3. Torino Sarayları:
Mimari tarzlar demişken, şehirdeki eşsiz sarayları es geçmemek gerek. Barok stili ve oval ön cephesiyle öne çıkan Palazzo Carignano, ülkenin ilk senatosu olma özelliği taşıyan Palazzo Madama ve Savoy Krallığı’nın sarayı Palazzo Reale listeye mutlaka eklenmeli.
4. Torino Mimarisi:
Rönesans ve Barok detayları taşıyan St. John Baptist Katedrali, şehirdeki tek Roman Katolik Katedrali. Yapımı 15. yüzyılda tamamlanmış, Orta Çağ örnekleri arasında yer alıyor. Alplerle Po Nehri’ni buluşturan şehri tepeden seyretmek için gidebileceğiniz Superga Tepesi’nde yer alan Superga Bazilikası’nın yapımı ise 18. yüzyılda tamamlanmış. Geç-Barok stildeki bazilika çevresinde Savoy Hanedanlığı’nın mezarları bulunuyor. Torino’daki bir diğer önemli yapı ise Rivoli Kalesi. Zamanında Kraliyet Ailesi’nin yaşadığı yerlerden biri olan kale, şimdinin modern sanatlar müzesi.
5. Otomobil Müzesi:
Dünyaca ünlü otomotiv şirketlerinin üretim merkezlerinin bulunduğu Torino’da otomotiv sanayisinin tarihi yolculuğunu anlatan Otomobil Müzesi’nde 180’den fazla araba sergileniyor. Müze, çeşit çeşit araba modeli, interaktif alanı ve kütüphanesi ile dünyadaki en eski örneklerden biri. Konsept geniş, bu nedenle araba sanayisi bulunan birçok Avrupa ülkesinin aracına da ev sahipliği yapıyor. Yine de İtalyan markalarının yeri başka. Müze her gün açık; ancak hizmet verdiği saatler değişiyor. Girişi 12 Euro.
6. Mısır Müzesi:
Kahire’deki Mısır Müzesi’nden sonra en büyük Mısır Müzesi Torino’da yer alıyor. Mısır arkeolojisine meraklı olanlar gün içinde bu müzeyi de ziyaret edebilir, Pazartesi günleri kapalı olduğunu hatırlatayım. İçeride Mısır tarihi ile ilgili çok sayıda heykel, mumya, obje ve papirüs bulunuyor. Tematik müzeler arasında fazlasıyla dikkat çekiyor; girişi 13 Euro.
7. Torino’da Juventus Maçı:
Avrupa’nın en gözde stadyumlarından birinde, Juventus’un maç heyecanına ortak olmak isterseniz sizi Juventus Stadyum’una alalım. Tabii bunun için gezi tarihlerinizin fikstüre uygun olması gerekli. Böyle bir planınız varsa maç biletlerini ve tarihlerini kontrol etmeyi unutmayın.
8. Po Nehri Kıyısı:
Bu şehrin en güzel aktivitelerinden biri, Po Nehri kıyısını takip ederek yapılacak iyi bir yürüyüş. Siz de benim gibi toplu taşımasız, şehri adımlayarak gezmeyi seviyorsanız bu önerim gerçekten kalbinize iyi gelecek. Torino’nun sakin sokaklarını yakından görürken, nehrin karşı kıyısındaki doğal güzellikler de sizinle birlikte gezecek.
Şehrin merkezinden nehre doğru yürüdüğünüzde Vittorio Emanuele I Köprüsü’nün yakınlarına geleceksiniz, köprüden geçip yürüyüşünüze karşı hizada da devam edebilirsiniz. Vittorio Emanuele I Köprüsü’nün ilerisinde yer alan Umberto I Köprüsü’nün yanındaki Valentino Parkı ise nefeslenmek için iyi bir alternatif.
9. Torino’da Alışveriş:
Torino’da alışverişin en yaygın olduğu yer Via Garibaldi ve çevresi. Bu bölgede her markanın mağazasını görebilir, alışveriş turuna çıkabilirsiniz.
Vintage ve ikinci el mağazaları için Via Po’ya, lüks markaların mağazaları için Via Roma, Via Lagrange ve Via Carlo Alberto’ya gidebilirsiniz.
10. Torino’da Yeme İçme:
‘Slow Food’ akımının merkezi olan Torino, Piyemonte’nin lezzeti alternatiflerini lüks tatlarla birleştiriyor. Yavaş yemek anlayışı haliyle şehrin lokal tatlarını da koruma altına almış durumda. Hatta, her yıl Eylül ayında Slow Food Festivali adında bir de etkinlikleri gerçekleşiyor.
Köklü bir gastronomi anlayışına sahip olan şehirde, trüf mantarlı yemeklerden tadabilir veya üzüm bağları ile ünlü bölgenin şaraplarının hakkını verebilirsiniz. Kuzey İtalya’ya gitmişken, akşam 5-7 arası aperitivo yapmayı da unutmayın.
İtalya ile ilgili diğer yazılarımız: